Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu
kesmemeye
Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil
Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma
Yatakta yatmayı bildiğin kadar
Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler
Boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının
Ben böyle canlı saç görmedim ömrümde
Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor
Bütün kara parçaları için
Afrika dahil
Senin bir havan var beni asıl saran o
Onunla daha bir değere biniyor soluk almak
Sabahları acıktığı için haklı
Gününü kazanıp kurtardı diye güzel
Birçok çiçek adları gibi güzel
En tanınmış kırmızılarla açan
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil
Birlikte mısralar düşünüyoruz ama iyi ama kötü
Boynun diyorum boynunu benim kadar kimse
değerlendiremez
Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek
İki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna
diziyorlar
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil
Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası
Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki
Padişah gibi cesaretti o, alımlı değme kadında yok
Aklıma kadeh tutuşların geliyor
Çiçek Pasajında akşamüstleri
Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor
Bütün kara parçalarında
Afrika hariç değil
Şiirin Tahlîli
Cemal Süreya’nın Üvercinka adlı şiiri, şairin modern Türk şiirine getirdiği özgün sesi, duygu ve düşüncelerin iç içe geçtiği yenilikçi üslubu ile öne çıkan eserlerinden biridir. Bu şiir, hem bireysel bir aşk hikayesini hem de toplumsal bir arka planı içinde barındırır. Aşağıda şiirin detaylı tahlili yer almaktadır:
1. Şiirin Başlığı: Üvercinka
- Üvercinka kelimesi Cemal Süreya’nın yarattığı bir neolojizmdir, anlamı doğrudan belirgin olmasa da şiirin bütünlüğü içinde, sevgiliyi simgeleyen bir özel ad, bir imge olarak karşımıza çıkar. Bu başlık, şairin dil yaratımındaki özgünlüğünü ve hayal gücünü yansıtır.
2. Tematik Analiz
Şiir, hem bireysel bir aşk anlatısını hem de evrensel bir özgürlük ve yaşama sevinci çağrısını işler. Temel temalar:
a. Aşk ve Beden
Şair, sevgilinin bedensel varlığını (boyun, saç, yürek gibi) öne çıkararak aşka fiziksel bir gerçeklik kazandırır. Örneğin:
"Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor / Bütün kara parçaları için / Afrika dahil."
Sevgilinin bedeni, dünya üzerindeki tüm yaşamla ilişkilendirilir; bu, hem bireysel hem de evrensel aşkın bir temsili olarak yorumlanabilir.
b. Özgürlük ve Yaşam Mücadelesi
Şair, bireysel aşktan toplumsal bir alana geçiş yapar. "Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız" dizesi, hem fiziksel bir yolculuğu hem de yaşamın bir metaforu olarak kullanılabilir. Aşk, sadece bireysel bir deneyim değil, aynı zamanda toplumsal bağlamda bir direniş ve dayanma biçimi olarak yansıtılır:
"Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar / Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna diziyorlar."
c. Afrika Dahil
- Afrika, şiirde tekrar eden bir imgedir ve evrensel bir bağlama işaret eder. Tüm kara parçalarıyla birlikte anılan Afrika, hem insanlığın başlangıcını hem de yaşamın evrenselliğini çağrıştırır. Ancak, son kıtada yapılan değişiklik ("Afrika hariç değil") ile bir farklılaşma yaratılarak hem bireysel hem de toplumsal çelişkiler vurgulanır.
3. Şekil ve Yapı
Şiirin biçimsel özellikleri Cemal Süreya’nın modernist tavrını ortaya koyar:
- Serbest Şiir: Şiir, belirli bir ölçüye ya da uyak düzenine bağlı kalmadan serbest tarzda yazılmıştır. Bu, şairin düşünce akışını ve duygularını özgürce ifade etmesini sağlar.
- Tekrarlar: "Bütün kara parçalarında / Afrika dahil" dizesi, şiirin çeşitli bölümlerinde tekrarlanarak bir leitmotif etkisi yaratır. Bu tekrar, hem şiire ritmik bir yapı kazandırır hem de tematik vurguyu güçlendirir.
4. Dil ve Üslup
Cemal Süreya’nın dili sade, etkileyici ve imge yüklüdür:
- Metaforlar ve İmgeler: Şiir, sevgilinin fiziksel özelliklerini soyut bir anlam dünyasıyla ilişkilendirir. Örneğin, "boyun" sabır ve dayanıklılığın, "saçlar" ise yaşamın ve canlılığın sembolüdür.
- Gündelik Söylem: Şair, konuşma diline yakın bir üslup benimsemiştir. Örneğin, "Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler" ifadesi hem mizahi hem de eleştirel bir bakış açısı sunar.
- Evrensellik: Şiirde yerel unsurlar (Laleli, Çiçek Pasajı) ile evrensel unsurlar (Afrika, tüm kara parçaları) harmanlanmıştır.
5. Toplumsal Eleştiri
Şiir, sadece bir aşk anlatısı değil, aynı zamanda toplumsal bir eleştiriyi de içerir:
- "Bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar" dizesi, bireyin özgürlük arayışını ve otoriter baskılara karşı duruşunu simgeler. Aşk ve özgürlük, birbirini tamamlayan iki temel unsur olarak şiirin ana eksenini oluşturur.
Sonuç
Cemal Süreya’nın Üvercinka şiiri, aşkın hem bireysel hem de toplumsal boyutunu ustalıkla bir araya getirir. Şair, sevdiği kişinin fiziksel özelliklerinden yola çıkarak evrensel bir sevgi ve özgürlük mesajı verir. Şiir, sadece bir aşk mektubu değil, aynı zamanda insana, yaşama ve dünyaya duyulan hayranlık ve bağlılığın bir ifadesidir.
Yorumlar
Yorum Gönder