Türkiye'nin Adresi [Metin Eloğlu]

-I- tavsayan bir rüzgârdaki hadilik sudaki buğulanıma direniş gece indi miydi ot güne upuzuyor geceye daha yıl var peki ne bu hırsız merdiveni bir de oturasılık tutturdun tam giderayak —inim inim gözleri— yahu silme ısırgan buralar, azıcık çömel peki güze doğru istanbul’da bir kuş öter yazları kuş ne, yaz niye, istanbul nere a deli burası önce türkiye, sonra pompei’nin son günleri -II- pıyrım pıyrım bir deniz hırpani bir gökyüzü nereden bulup döşerler salıncakta bebeler çünkü’lerin, ya da’ların savsağında hani’celer, belki’celer, ama’calar gözleri güme gidiyor ilk, gitsin mi sen oğlusun sonra bir bacağı yitiyor, ellerini alakoyuyorlar dişleri hiç mi hiç, dişleri de olsa mıydı ciğerine takıyor bir sabanı, üç evlek öteye çekeliyor bir yayan yulaf sepeliyor yarısı kendi barsağı köpürmüş tezeklere dalağı dökülüyor, kelliği bir kentiçi kavşağında buluyoruz son ne yüreği ne şahdamarı ne kirpiği onu sap, sen oğlusun -III- et kılçık yoğrumları bu ya daha da inceltemezsin zarganaları su dinik a...

Şehrin Üstünden Geçen Bulutlar [Ahmet Muhip Dıranas]


Bakıp imreniyorum akınına

Şehrin üstünden geçen bulutların,

Belki gidiyor onlar yakınına

Rüyamızı kuşatan hudutların


Evler, ağaçlar, sular, ben ve bu an

Sanki bulutlarla bir akıyoruz;

Onların heveslerine uyaraktan

Cenup ufuklarına bakıyoruz.


Biz de hafif olsaydık bu rüzgardan

Yer alsaydık şu bulut kervanında

Güzele ve yeniye doğru koşan

Bu sonrasız gidişin bir yanında!


Dağlara, denizlere, ovalara

Uzansaydık yağarak iplik iplik

Tohumları susamış tarlalara

Bahar, gölge ve yağmur götürseydik


Bakıp imreniyorum akınına

Şehrin üstünden geçen bulutların,

Gidiyor, gidiyorlar yakınına

Rüyamızı kuşatan hudutların

Yorumlar